Sınırlarımıza Sığmasak, Yeniden Bizler Fethetsek Anadolu’yu
Gerek İslam öncesi dönemlerde gerekse de İslamiyet ile şereflendikten
sonra, atalarımızın sürdürdüğü fetih politikalarının hem coğrafi
zorunluluklar hem de gidilen diyarlara yeni umutlar taşımak üzere
gerçekleştirildiğini biliyoruz. Özellikle İslam ile şereflendikten sonra
tüm dünyadaki karanlık çağlara uzanan tek ışık olan tarihimiz,
büyüklerimizin yaşadığı olumlu ve olumsuz tüm tecrübelerle
günümüze ve geleceğimize ışık tutmaya devam ediyor.
Zaman ilerledikçe ve insanlar kendi hayatlarının rutin düzeninde
seyreyledikçe, kendi topraklarımızın yine kendimiz tarafından
tekrardan keşfedilmesi gerektiğine, bu topraklarda inancımızın
ve toplumsal değerlerimizin yeniden hâkim kılınması gerektiğine
inanıyoruz. Çünkü fen bilimlerinde fizik, mühendislik disiplinlerinde
ise termodinamik konuları içerisinde de anlatıldığı üzere, tabiatta kendi
hâline bırakılan her şeyin bozulmaya doğru yüz tuttuğunu biliyoruz.
Toplumlar da böylesi bir sürece uzun vadede maruz kalabildiklerinden,
yüzlerce yıl önce topraklarımızı fetih ruhuyla dirilten değerlerimizin,
bugünümüzü de aynı ruh ve inançla dirilteceğine hiç şüphesiz
inanıyoruz.
Tefekkürü, inzivası ve eserleri ile ülkemizdeki farklı kuşaklara ışık tutan
üstadımız Nuri Pakdil’in, mektuplarında iletişim adresi olarak yazdığı
“Ankara/Yeryüzü” ifadesi, hafızalarımızın en hassas bir köşesinde yer
tutmuştur. Bu anlayışla Üstad, hudutlarla kuşatılamayacak tefekkür
dünyasının adresini okurları ile paylaşmış oluyordu. Bizler de dünyayı
tanımak için önce sınırlarımızı ve sınırlarımızın içindekileri, sonrasında
ise ötesindeki diyarları keşfe çıkmak ümidiyle, Vuslat dergimizin bir
yeni sayısında daha sizlerle buluşmanın huzurunu yaşıyoruz.
Bu sayımızda ülkemizin resmi sınırlarını ve emperyalizme karşı
inançları ekseninde toplumsal bir mücadeleyi konu edinen Misak-ı
Milli konusunun yanında, resmi sınırlarımızın dışında ancak yürek
coğrafyamızın müstesna bir köşesinde bulunan Şam’ı tanıtan değerli
yazılarımızla seyrimizi sürdürüyoruz. Asrın idrakine İslam’ı tebliğ
eden Akif ’i asırlar öncesinden dünyaya davet ve sevgi mesajları sunan
Mevlana’yı sayfalarımızda ağırlıyoruz. İslam sanatlarımızdan hat ve
ebruya da yer verdiğimiz dergimizde, ayrıca İstanbul’umuzda görev
aldığı günden bu yana şehrimizin adına pek çok değerli çalışmaya
imza atan Saygıdeğer Valimiz Vasip Şahin ile gerçekleştirdiğimiz dolu
dolu bir röportaj ile de huzurlarınıza çıkmanın onurunu yaşıyoruz.
Beyoğlu İmam Hatip Lisesi’nde yetişen genç kalemlerin masum ve
heyecanlı irfan dağarcığını yansıtan dergimiz, inşallah daha pek çok
sayıda kültürümüzün yansımalarını sizlere sunmaya devam edecektir.
Bu mütevazi kültür yolculuğumuzda emeği geçen tüm değerli
öğrencilerimizi tebrik ediyor, onları geleceğe izler bırakacak birer
nefer olarak yetiştiren tüm öğretmenlerimize de teşekkürü bir borç
biliyorum.
Mahmut YELEK
Beyoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü
